2022-2023 eğitim öğretim yılının öğrenci, öğretmen ve tüm velilere hayırlı uğurlu olmasını dileyerek konuşmasına başlayan Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, okulların açılması öncesinde yoğun çalışmalar yapıldığını ve önemli hazırlıklarla döneme başlandığını kaydetti. 

 

Son 20 yıl içinde eğitimde fırsat eşitliği bağlamında ders kitapları nasıl ücretsiz olarak öğrencilere ulaştırıldıysa bu eğitim öğretim yılında da aynı şekilde yardımcı kaynakların da tüm sıralarda hazır hâle getirildiğini belirten Özer "Yaklaşık 136 milyon yardımcı kaynağı Türkiye'nin her noktasındaki öğrencilerimize ulaştırmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Yeni eğitim öğretim yılında öğrencilerimize çok sağlıklı bir ortamda hizmet sunabilmek için okullarımızın olmazsa olmazı olan temizlik elemanlarıyla ilgili gerekli istihdamı sağlama noktasında Türkiye'deki tüm okullarımıza ilk kez 5 Eylül itibarıyla 60 bin elemanının görevlendirilmesini sağlamış olduk. İnşallah, önümüzdeki aylarda bu sayıyı artıracağız." dedi.

 

Özer, artık Bakanlığın temel eğitim düzeyindeki ilk ve ortaokullara da bütçelerini iller üzerinden değil, doğrudan gönderebildiğini belirterek temizlik, kırtasiye, küçük onarımlar ve okulun donatım, öğretim materyali ihtiyacını karşılamak üzere ilk kez tüm okullara eğitim öğretime hazırlık bütçelerini göndermenin mutluluğunu yaşadığını söyledi. 

 

Eğitim öğretim yılı hazırlığı kapsamında tüm okullara toplam 3,1 milyar liralık bütçe gönderildiğini belirten Bakan Özer, "Bugün itibarıyla okullarımız bu 3,1 milyarlık bütçenin sadece 1 milyarını kullanabildiler. Yani 2,1 milyarlık bütçe hâlâ okulların kullanıma hazır beklemektedir. Demek ki Millî Eğitim Bakanlığı, son 20 yılda bu kadar eğitim yatırımı yaparken okulların ihtiyacını karşılamaktan da aciz olmadığını bu bağlamda göstermiş oluyor." ifadelerini kullandı. 

 

Öğretmenler ve okul yöneticilerinin okul aile birlikleri, STK ve velilerle para konusunda iletişim kurmasını istemediklerini belirten Millî Eğitim Bakanı Özer, kurulacak iletişimin eğitimin kalitesinin artırılması için etkinlikler, ortak projeler için olması gerektiğini ifade etti. 

 

Eğitimde fırsat eşitliği kapsamında okullar arası imkân farklılıklarını azaltmada okul öncesi eğitimin çok önemli bir işlev gördüğünü belirten Özer, "Okul öncesi eğitimle ilgili 1.407 yeni bağımsız anaokulu,  10 bin 200 de yeni ana sınıfını eğitim öğretime hazır hâle getirmekten büyük mutluluk duyuyorum. Millî Eğitim Bakanlığı olarak okul öncesi eğitimdeki okullaşma oranını arttırmak için büyük çaba sarf ediyoruz. Göreve geldiğimiz zaman tüm Türkiye'de okul öncesi eğitimde Millî Eğitim Bakanlığına bağlı. 2 bin 782 bağımsız anaokulu vardı, biz bir yılda 3 bin yeni anaokulunu yapmak için yola çıktık, 1.407'sini bugün itibarıyla eğitim öğretime hazır hale getirdik." dedi.

 

Bu sene öncelik verdikleri konulardan birinin de aktif olarak kullanılmayan köy okullarının açılarak yaşam merkezlerine dönüştürülmesi olduğunu hatırlatan Özer, "Köylerde atıl duran okullarımızın hızlı bir şekilde rehabilitasyonunu sağlayarak köy ilkokulu, köy anaokulu ve en önemlisi köyde yaşayan yetişkin vatandaşlarımızın halk eğitim kurslarını alabilecekleri halk eğitim merkezinin bir arada olduğu köy yaşam merkezlerine dönüştürme bağlamında da çok önemli bir adım atmış bulunuyoruz. Bu bağlamda yaklaşık 800 köy yaşam merkezini bu eğitim öğretim yılına yetiştirmiş olmaktan da büyük mutluluk duyuyorum. İnşallah, pazartesi gününe kadar bu sayı 1.500'e ulaşmış olacak. Yılın sonuna kadar da 6 bin 970 atıl olan köy okulunu köy yaşam merkezine dönüştürmüş olacağız. Bu bağlamda en büyük açılımı sağlayan illerimizin başında Mersin geliyor." ifadelerini kullandı. 

 

Bakanlık olarak yönetici ve öğretmenleri kişisel ve mesleki girişimleri konusunda çok boyutlu olarak desteklediklerini, Temel Eğitimde 10.000 Okul Projesi'ni bir sene gibi kısa sürede tamamladıklarını kaydeden Özer, 2023 yılında da ilk kez bu süreci tamamlama bağlamında Ortaöğretimde 10.000 Okul Projesi'ne başlayacaklarını söyledi.